1 Nisan 2011 Cuma

Anaarı Üretebilmek İçin İlk Adımlar Atıldı

 Arılar gelişmeye başladı. İnsan arıların gelişmesini gördükçe keyfe geliyor.
2009 yılında Ali TÜRK Abiden F1 karniol cinsi anaarı almıştım. Aynı yıl bu anaarıdan
6 tane F2 anaarı ürettim. Bunlardan iki tanesini yakın tanıdıklarıma hediye etmiştim.
 
 Geçen yıl ürettiğim F2'lerin bal veriminden çok memnun kaldım.
Bu yıl F1 anaarıdan tekrar anaarı üretebilmek için çalışmalara başladım.
 İlk iş anaarı çiftleştirme kutularının peteklerini kabarttırmak.
Benim geçici görevlendirme ile görev yaptığım yer Burdur Gölü kenarındaki Senir Kasabası.
Arılarımı kendi köyüme götürmüştüm ama anaarı üretibilmek için iki kovanın yanımda
olması gerekiyordu. O nedenle iki adet kovanı okula yakın bir yere getirip koydum.
 Bu yılın ilk polenin tadına bakmak nasip oldu.
Bu polen biraz acı olduğu için sadece tadına baktık. O kadar.
 Polen tuzaklı kovanların methi çok olunca bu yıl 10 adet polen tuzaklı kovan yaptırdım.
Kovanın altı tamamen telli olmasa da yaz aylarında arılarımın sıcaktan daha az etkileneceği
kesin. Bakalım nasıl olacak.
Bulunduğumuz yerde nektar ve polen gelişi  çok iyi.
Hatta bir haftalık yeter diye yaptığım 1/1 şerbetleri
bile hep vermedim.
 Mehmet Yüksel Abinin kovanları (maşallah diyelim nazar değmesin)
gibi güçlü arılar olsa bahar balı rahatlıkla alınabilir.
Perşembe günü izci liderliği yapan öğretmen abimiz Rüştü Bey
kendi öğrencileriyle Burdur'u ve Burdur gölünü çok iyi gören bir
tepeye çıktı. Biz de kendilerini ziyarete gittik.
Etrafımızda görülen sarı çiçekli otlar sütleğen.
Buralarda dağ taş bu otla kaplı Çok iyi nektar salgıladığını söylüyorlar.
Gelen nektarın bu ottan olduğunu söylüyorlar ama ben daha arıların konduğunu hiç görmedim.
Öğrenciler yanlarında bir çok yiyecek getirmişler.
Ben iğdeleri görünce baya yedim.
Manzaranın güzelliği beni de etkilemiş.
Karşısı Burdur.
Bakalım bu mevsimde havalar sürekli sıcak gitmeyince anaarıların ilk yumurta
atmaya başlaması biraz uzun sürer ama bakalım. Gelişmeleri buradan baylacağım.